Türü: Bilimkurgu, Dram, Gerilim
İMDB Puanı: 7,7
İzleyebileceğiniz Platformlar: Digiturk , Netflix
Başrol Oyuncuları: Brad Pitt, Bruce Willis, David Morse, Madeleine Stowe, Christopher Plummer
Yazar: Chris Marker, David Webb Peoples, Janet Peoples
Filmin Yönetmeni: Jaco Van Dormael
Filmin Süresi: 129 dakika
Vizyon Tarihi: 1995
12 Maymun Filmi (Twelve Monkeys) Konusu
12 Maymun Filmi (Twelve Monkeys) zaman yolculuğu hakkında bu bilimkurgu filmi Terry Gilliam tarafından yönetildi. Film, Bruce Willis’i 2035 yılında devlet mahkumu olan James Cole olarak canlandırıyor ve zaman içinde geri dönmeyi kabul ederse ve yıkıcı bir salgını önlemek için şartlı tahliye kazanabiliyor. Virüs Dünya nüfusunun çoğunu yok etti ve geri kalanlar hava zehirli olduğu için yeraltında yaşıyor. Vebanın başlamasından altı yıl önce 1990 yılına geri dönen Cole kısa süre içinde psikiyatrik bir tesiste hapsedilir. Orada seçkin bir virologun (Christopher Plummer) deli oğlu Dr. Kathryn Railly (Madeleine Stowe) ve Jeffrey Goines (Brad Pitt) ile tanışıyor. Cole, yetkililer tarafından 2035 yılına geri döndü ve sonunda 1996’da hedefine ulaştı. Dr. Railly’yi görevine yardım etmek için kaçırdı. Cole, On İki Maymun Ordusu olarak adlandırılan görünür bir hayvan hakları grubunun grafitisini keşfeder, ancak gizemi araştırırken sesleri duyar, yataklarını kaybeder ve kendi akıl sağlığından şüphelenir. Çılgın bir deli gibi görünen Goines’in bulmacanın anahtarını tutup tutmadığını anlaması gerekir.
12 Maymun Filmi (Twelve Monkeys) Yorum / Eleştiri
Bilim Gemisi ve Ekşi Sözlük tarafından yapılan yorum ve eleştiriler (Spoiler İçerir!):
Bilim Gemisi Yorum – Eleştiri
12 Maymun Filmi (Twelve Monkeys) ebeveynlerin, bir virüs tarafından insan medeniyetinin neredeyse ortadan kaldırılmasına hitap eden rahatsız edici bir distopik film olduğunu bilmeleri gerekir. Karakterler içer, sigara içer, kavga eder, polisten kaçar ve birbirlerini öldürür. Ayrıca zihinsel kurumların ve hapishanelerin üzücü sahneleri ve WWI siperlerini gösteren bir grafik sahnesi var. James Cole defalarca sedasyona uğradı ve onun saçma ve neredeyse katatonik görüntüleri birkaç noktada yer alıyor. Film birçok karmaşık ahlaki soru ortaya çıkarıyor.
Objektif olarak söylemek gerekirse iyi düşünülmüş bir film, hala bazı sorunlara sahip olsa da, 12 Maymun Filmi (Twelve Monkeys), Terry Gillam’ın daha önce veya o zamandan beri yaptığı hiçbir şeye benzemeyen bir filmdir.
Filmde geçmişe yapılan bir zamanda yolculuk var. Peki gerçekten zamanda yolculuk yapabilir miyiz? Zamanda yolculuk mümkün mü? Sorularına yanıt aradığımız bu makalemizi inceleyebilirsiniz:
Ekşi Sözlük Yorum – Eleştiri
-Akla nasıl oyunlar oynanabileceğini gösteren ütopik bir senaryo yapısına sahip filmdir. Anlatım tekniği git gel geçmiş gelecek şeklinde ilerlediğinden algıda zorluk çıkarır. Hikaye akıcı olmasa dahi gerek çekim tekniğindeki farklılık gerek konusunun özgünlüğü ve başarılı oyunculuklar nedeni ile benim açımdan kült bir eserdir.
(nogaf)
SPOİLER!
Filmimiz kapitalizm, insanlığın sonu (bir nevi insanların kıyameti), psikoloji ve zaman kavramı üzerine dört farklı yolda gidiyor. En etkisiz kullanılan ve tadında bırakılan kısmı ise kapitalizm kısmı olmuş. Diğer üç konu derinlemesine şekilde işleniyor.
(edwood10)
Modern bir distopyayı olabilecek en iyi şekilde işleyen aşmış bir başyapıt
(mavifil)
Film oyunculuk ve senaryo bakımından on numara ancak sanki başka bir yönetmen çekse daha iyi olurmuş.
(leonist)
SPOİLER!
‘’- İnsan aklıyla dalga geçen bir film. Zaman dersen zaman, kapitalizm dersen kapitalizm, kıyamet dersen kıyamet, aşk dersen aşk. Daha gider bu böyle.
(kutat kubilik)
12 Maymun Filmi (Twelve Monkeys) Replikleri
12 Maymun Filmi (Twelve Monkeys) Repliklerini sizler için derledik:
Gerçek, herkesin kabul ettiği şeydir. Değil mi Owen? Yani, psikiyatri en yeni dindir. Neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar veririz. Kimin deli olup olmadığına karar veriyoruz. Burada başım belada. İnancımı kaybediyorum
Tüm kapılar da kilitli. Dışarıdaki insanları bize karşı koruyorlar halbuki dışarıdakiler de bizim kadar deli.
Ben deliyim sen de benim cinnetimsin.
Çinliler şöyle der: Birisinin hayatını kurtarırsan sonsuza kadar ondan sorumlu olursun.
Artık üretici olmaktan çıktık. Bir şey yapmıyoruz. Her şey otomatik. O halde biz neyiz? Biz tüketiciyiz. Jim. Tamam, tamam. Bir sürü şey satın al, iyi bir yurttaş olursun. Ama bir sürü şey satın almazsan, ne olursun? Ne? Akıl hastası olursun.