Arrival Filmi (Geliş)

Arrival Filmi (Geliş) Fragmanı İzle; Konusu, Replikleri, Yorumları Oku. İMDB Puanı 7,9 olan film, Uzaylılar konusuyla Bilim Kurgu türündedir.

İçerdiği Bilimsel Terimler: Dilsel Görecelik, Uzaylılar
Türü: Bilimkurgu,Macera, Gerilim, Dram
İMDB Puanı: 7,9
İzleyebileceğiniz Platformlar: Digiturk
Başrol Oyuncuları: Amy Adams, Jeremy Renner, Forest Whitaker
Yazar: Eric Heisserer  (senaryo) Ted Chiang (” Story of Your Life” hikayesinden uyarlama)
Filmin Yönetmeni: Denis Villeneuve
Filmin Süresi: 116 dakika
Vizyon Tarihi: 2016

Arrival Filmi (Geliş) Konusu

Arrival Filmi (Geliş) , 12 uzay gemisi Dünya’nın 12 coğrafi bölgesine iniş yaparak Dünya’da panik ve endişeyi beraberinde getirmesi ile başlar. Amerika ordusu Dünyanın en önde gelen dilbilimcilerinden biri olan Dr Louise Banks (Amy Adams), teorik fizikçi Dr Ian Donnelly (Jeremy Renner); ile birlikte yabancı türlerle iletişim kurmaları konusunda yardım ister.

Arrival Filmi (Geliş) konusu ile paradokslar ve özgür irade ile ilgili her türlü soruyu gündeme getiriyor, bazıları orijinal kısa hikayede anlatıldı, ancak filmde sadece hafifçe ele alındı. İnsanlar geleceği görebilirlerse, tarihin akışını ne ölçüde değiştirebilirler?

Arrival Filmi (Geliş) / Eleştiri

Bilim Gemisi ve Ekşi Sözlük tarafından yapılan yorum ve eleştiriler (Spoiler İçerir!):

Bilim Gemisi Yorum – Eleştiri

Bir kişinin gelecekte yaşanacak bir olayı bilmesi başlı başlına bir sorundur. Kaldı ki bu konu Arrival filminde çokça kez kullanılmış. Her kullanıldığında olay daha da paradoksal bir hale gelmiştir. Tabi filmin odak noktası zaman teorileri olmadığı için, yönetmen bu kısımları kafasına hiç takmamış dersek yeridir.

30 gün boyunca süren iletişim kurma çabaları sonuç vermişken bir anda Dünya ülkelerinin, uzaylıların ‘silah öneriyoruz’ lafını duymalarından sonra iletişimi boş verin saldırıya geçelim moduna bağlamaları bilimi geçtik mantığın sınırlarını da zorlamış. Çünkü uzaylılarla iletişim kurma sürecinde geçen 30 gün boyunca herhangi bir saldırgan harekette bulunmayan, teknolojilerin insanlığa oranla binlerce kat daha fazla olan bir türe sudan bir sebepten dolayı savaş açmak yok artık dedirten sahnelerdendi.

Arrival filminde uzaylıların insanlara yaklaşımı oldukça sorunlu. Bilimsel açıdan düşünecek olursak bizden daha ilkel bir kabileye gittiğimizde, aramızdan 12 farklı konuşmacı seçip, onların kafalarını karıştırmak yerine bir konuşmacı seçerek anlatmak istediğimizi anlatırız.

Peki sizce uzaylılar var mı? Dünya dışı yaşam olabilir mi sorusuna bilimsel anlamda yanıt aramaya çalıştığımız  Fermi Paradoksu adlı makalemizi okuyabilirisiniz:

Fermi Paradoksu: Herkes Nerede?

 

 Ekşi Sözlük Yorum – Eleştiri

SPOİLER

Geleceğimi görsem onu değiştirmek ister miyim ya da bunu yapma yetkim var mı?

Bu soruları sorduran bir film.

(nako msva)

Konu olarak güzel seçilmiş bir film ama filmin gelişiminde hep bir aksaklık var. Daha akıcı bir süreç tercih edilebilirdi. Yer yer insanı heyecanlandırırken bazen de içinizi sıkabiliyor.

(ilgin42)

 

Arrival son zamanlarda bu zavallı bünyemin gördüğü en güzel ‘şey’.

(kabakreceli)

 

Tam bir kültür turnusolu film. Bu filmi beğenmeyen/anlamayan kişiyle ahbaplığınızı kesin. İnterstellar’dan sonra izlediğim en iyi bilim kurgu filmidir.

Bir bilim kurgudan daha da fazlasıdır. İletişim yetimiz ve zaman algımıza dair ufuk açar.

(sokrataristo)

Arrival Filmi (Geliş) Replikleri

Arrival Filmi (Geliş) Repliklerini sizler için derledik:

Dil uygarlığın temelidir. İnsanları bir arada tutan bir nevi tutkal ve bir çatışma esnasında çekilen ilk silahtır.

Size tek vereceğim bir çekiç olsaydı, her şey çivi olurdu.

Sen sarılınca kendimi ne kadar iyi hissettiğimi unutmuşum.

Eskiden bunun hikayenizin başlangıcı olduğunu düşünürdüm. Bellek garip bir şey, düşündüğüm gibi çalışmıyor.

 

Bir silah ve bir araç arasındaki farkı anladıklarından emin olmalıyız.

Dil dağınıktır ve bazen de her ikisi de olabilir.

Gemileri veya vücutları gibi, yazılı dillerinin de ileri veya geri yönü yoktur. Dilbilimciler buna ‘doğrusal olmayan imla’ diyorlar ve bu şu soruyu gündeme getiriyor:

Böyle mi düşünüyorlar?

Diyelim ki onlara İngilizce yerine satranç öğrettim. Her konuşma bir oyun olurdu. Her fikir muhalefet, zafer, yenilgi yoluyla ifade edildi.

Amaç” bir niyet anlayışı gerektirir. Bulmalıyız, bilinçli seçimler yapıyorlar mı yoksa motivasyonları o kadar içgüdüsel mi? “Neden” sorusunu hiç anlamadılar. Ve en önemlisi, cevaplarını anladığımız kadar onlarla yeterli kelime dağarcığına ihtiyacımız var.

Bunları da beğenebilirsin
Yorum bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız. Tamam Tamamını Oku